Avrupa Süper Ligi tartışmalarının futbola damgasını vurduğu günleri yaşıyoruz.

12 takımın öncülüğünde kurulan Avrupa Süper Ligi, ülkelerin hükümetleri ile UEFA ve FIFA’dan gelen tehditlerle başlamadan dağılma sürecine girmiş gözüküyor.

İngiltere Premiere Ligi’nden Manchester City ve Chelsea, Avrupa Süper Ligi planlarından çekilme kararı aldı.

İspanyol basınına yansıyan haberlere göre Atletico Madrid ve Barcelona da benzer adımı atmaya hazırlanıyor.

Manchester United ve Juventus’un başkanları ise istifa ettiler. Liverpoollu futbolcular da ortak bir paylaşım yaparak, bu lige karşı olduklarını mesajını verdiler.

Taraftarların da çok sıcak bakmadığı bu lig projesi futbolu kaosa sürüklerken işin hukuki boyutunda ise tam bir “kıyım” yaşanıyor denebilir.

Spor hukukçusu, Avukat Aysu Melis Bağlan ile Avrupa Süper Ligi planını, futbolcu sözleşmelerinde yer alan hükümler, yasaklama ve men cezası tehditlerinin hukuki bir dayanağının olup olmadığını konuştuk.

UEFA Başkanı Alexander Ceferin, Avrupa Süper Ligi'ne katılan kulüplerin kendi liglerinden ve UEFA turnuvalarından diskalifiye edileceklerini, FIFA Dünya Kupası ve Avrupa Şampiyonası'nda ise, bu kulüplerin oyuncularının oynamasının yasaklanacağını ileri sürdü.

Bağlan’a göre, UEFA'nın bu tehdit söylemlerinin hiçbir hukuki dayanağı yok...

Şu an bir bilgi kirliliğinin olduğuna dikkat çeken Melis Bağlan, söz konusu tehditleri yorumlarken, “UEFA, Süper Lig hakkında konuşanları tahtaya yazıyor” ironisi yapıyor ve ekliyor:

“Bir futbolcu, kafasına göre ülkesinin milli takımına gitmeme bir karar veremez. Hukuki olarak ilgili oyuncuya milli takım daveti gelmişse, “Küstüm, gelmiyorum” deme lüksünüz yok. Bu, FIFA'nın Oyuncular Statüsü'nde de var olan bir şey. Bir milli takım sizi çağırıyorsa ve kulübünüz de sizi göndermiyorsa puan silmeden para cezalarına varıncaya kadar birçok ciddi yaptırımları var."

UEFA'nın ancak yeni bir düzenleme getirerek yaptırım kartlarını devreye sokabileceğinin altını çizen Bağlan, “Henüz bir yasal düzenleme ya da değişiklik yok ve yeni bir düzenleme yapacaklarını da düşünmüyorum. Biz her şeyi Türkiye’deki düzen üzerinden değerlendiriyoruz ama dışarıda bu durum, o kadar kolay değil. Yıllar alacak adımlar bu tarz hukuk düzenlemeleri” diyor.

Türkiye’nin tutumuna da dikkat çeken Bağlan, “Türkiye'de de bir Kulüpler Birliği Vakfı varmış” göndermesi yapıyor.

Şu an için Türkiye’den bir kulübe bu ligde oynaması için davet gitmesinin hayalci bir yaklaşım olacağı görüşünü dile getiren Spor Hukukçusu Bağlan, Türkiye’nin zaten hâlihazırda AİHM’de bir dosyası olduğunu anımsatıyor ve şöyle devam ediyor:

“AİHM başvurusu için ihlal edilen bir durum olması gerekiyor. 'Oynayamayacaklar, men edilecekler gibi' söylemler akılla bağdaşmıyor."